“Sular yükselince, balıklar karıncaları yer... Sular çekilince de karıncalar balıkları yer... Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmesin.. Çünkü kimin kimi yiyeceğine "suyun akışı" karar verir... Afrika atasozu

Pazar, Mart 02, 2008

Bardağın Doluluk Oranı

Bomba gibi düştü haber ajanslarına Kuzey Irak’tan çekilen ordunun haberi. Ne yalan söyleyeyim, kendi adıma çok sevindim. Geçen yıl da yazmıştım, bir harekat olursa, bu kısa süreli olur, diye. İyi ki Türk Ordusu, aklı başında davranıp, paldır küldür o günlerde hareket etmedi ve sağduyunun sesine kulak verdi.

Biliyorum, söylediklerim yenilir yutulur cinsten değil. Benim için de kolay değil bunları dile getirebilmek. Onlarca evladın katledilip de, akıllı davranabilme basireti gösterebilmek, ancak sabırlı, uzun vadeli düşünen ve strateji geliştirebilen insanlara özgüdür; ki, bu tip insanlar da çoğunlukla taşlanır toplumda, toplumun elli yıl ilerisinde yaşadıklarından.

Gerek hükümet, gerek şanlı ordum, bu süreci bugüne dek çok güzel yönetti. İçtenlikle kutluyorum. Bu kış şartlarında, baskın ve bu denli başarılı bir operasyon her yiğidin harcı olmamakla birlikte, hamaset taraftarlarına kulak tıkayarak, Kandil’de boğulmamayı da gözeterek yapılan bir harekat olduğundan, gerçekten takdire şayan. Bütün dünyayı yanınıza alıp da yapılan bir harekattı bu. Üstelik yedi düvele ordumuzun ne kadar gözü kara olduğunun ve sivil halka zarar vermeden harekat yapabileceğinin bir ispatı oldu. Ayrıca, bu kadar mobil-ordu gibi gelişmiş, her an her yere çok hızlı seyir edebilen bir ordu sanırım benim gibi halkımızın büyük bir kesimine de güven vermiştir. Çünkü, düzensiz silahlı güçle, koca bir orduyla savaşamazsınız; çok hareketli, seri ve esnek hareket gücünüz olması gerekir. Bunun için uzun süredir özel birlik üzerinde bağırmakta benim gibi bir sürü insan.

Benim evlatlarım öldürüldü. Allah rahmet eylesin ve ardında bıraktıklarına sabır versin, gazilerimize de öyle. Bu millet gazilerine sahip çıkmak zorunda. Onlar, biz burada rahat edelim diye orada kan verdi, şehitlerimiz, ki doğurduğumuz evlatlarımızdır, orada can verdi. Bu açıdan kesinlikle gerekli bir harekattı. Ancak, bir şey lütfen dikkatlerden kaçmasın; yavrusu dağa çıkıp ölen anne de benim kadar kan ağladı ve ağlayacak. Kim yavrusunun bu biçimde ölmesi için emek verip, dokuz ay karnında taşıyıp büyütür? Bu yolun çözümü de kesinlikle siyasi bir pakettir. Oysa, hala şöyle enine boyuna tartışılacak bir siyasi paket yok ortada. Birileri artık görmeli, bu işin temizlenmesi ve/veya minimize edilebilmesi için, bugüne dek hep göz ardı ettiğimiz en doğru çözüm, taraflarca tartışılarak geliştirilebilecek bir siyasi çözümdür. DTP Meclise girdi; ne için? Artık şapkasını önüne alıp düşünsün ve toplum ile asgari müştereklerde buluşabilecek bir paket üzerinde çalışsın. Bunu yapmadığı sürece, maalesef ki, hala kan akmaya devam edecek, çok yazık… Ordu da, daha çok kereler oralara gider, birkaç terörist öldürür ve döner, gelir.

Başarılıydı; çünkü, birilerinin bağırışlarına kulak tıkayarak ve ABD’den alınan stratejik destekle gerçekleştirilen operasyon zaman olarak kimsenin beklemediği bir mevsimde gerçekleştirildi, hem de, Türkiye’nin kafaların ardında bir niyetinin olmadığı cümle aleme gösterildi. Eğer bu yapılmasaydı ve ordumuz Kandil’e çekilip, orada başka bir savaşın içine sürüklenseydi, sonuç ne olurdu?.. Bunun hesabının iyi yapılması lazım.

Neden bardağın yarısı boş?

Hükümet beklemediği anda harekatın durduğunu öğrendi. Burada kafamda çanlar çalıyor. Birileri açıklama yapmak zorunda. Evet, harekat ordumuz tarafından yürütülmekte, ancak, hiçbir ordu hükümetten bağımsız karar almadığına/alamayacağına göre, yukarılarda neler olduğunun açıklanması lazım. Neden zamanlama bu kadar başarısız? Kim kimi açığa düşürmeye çalışıyor? Burnuma kötü kokular geliyor. Dilerim yanılırım ve doyurucu bir açıklama yapılır.

Birsen Şahin

Etiketler:

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home

Seninle gurur duyuyorum

kalbim seninle

Edith Piaf - La Vie En Rose
by bigproblem11