Kriz yönetmesini bilmiyorsun Başbakanım. Yerinde olsam o bir dakikalık söz hakkını aldığımda Peres'e dönüp, şunu söylerdim:
Bana bak Peres, haydi sınırda beni, eşimi ve benimle birlikte gelenleri beklettin ve biz de barış adına bu konuda seni dünyaya rezil etmedik. Ammaaaa, burada bana dönüp ve beni Filistin'de öldürdüğün çocuk ve kadınlar yerine koyup, sesini yükseltip, efelenebileceğini zannetme; karşında duran bu bölgenin en güçlü ülkesinin Başbakanıdır!".
Keşke böyle deseydin Başbakanım. Yine de, beni ve ülkemi batı neyle sıkıştırmaya kalkışırsa kalkışsın, bir zamanlar Türkiye'nin Bosna'da öldürülen insanlara sahip çıkamama acizliğini yaşatmadığın için teşekkür ederim. Hiç merak etme, kimse Türkiye'nin gözardı edilmesini göze alamaz. Bu bölgede o güçte bir Devlet yok: Gördük Amerika efendinin 1 Mart tezkeresindedeki rövanşını.
Hiç de bazı eski elçiler gibi düşünmüyorum. O sayın elçiler görev başındayken, bendeniz de dünyayı gezen bir dış ticaret uzmanıydım. Onlar tipik Devlet memuru zihniyetindeydi, bizler de ticaretimizi sınır ötesine taşımayı başarmış ve onlardan daha cesur, gözüpek ve sınır tanımaz insanlardık. İyi ki yapmışız, bugün o gözüpekliğimizin meyvelerini yiyor bu memleket.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home